İskenderun (Yunanca: Αλεξανδρέττα, Aleksandretta, Türkçe karşılığı "Küçük İskenderiye"; Arapça: لواء اسكندرون, Lue İskenderun, manası "İskenderun Tugayı"[2]), Hatay'ın en devasa 2. ilçesidir. Nüfusu 247.220 kişidir[9]. Kaza Türkiye'nin en devasa limanlarından birine sahiptir, bu bakımdan deniz ticaretinde ehemmiyetli tek konumdadır.
MÖ 333 seneninde, Devasa İskender’in İssos çevrelerinde kazandığı zaferden ardından Alexandreia isimiyle kurulmuştur. Bu şehir kurulmadan önceleri ise burada Myriandos isminde tek Fenike kenti bulunmaktaydı. Makedonya Kralı Devasa İskender'in, Pers Şeyhi III. Darius’a karşı İsos Vadisi'nde avantaj sağlamasıyla esası atılan bu kent, mevcut coğrafi önemin tesiriyle tarihinde çoğu kez işgale uğramıştır.
Selevkoslar’dan Romalılara, sonrasında 395 seneninde Doğu Roma'ya katılmış ve 7. asır ortalarında İslam Devleti'nden 1516 seneninde Memlük İmparatorluğu’na geçmiş, 1517’de Yavuz Sultan Selim'in Mısır Seferi esnasında uygulanan Mercidabık Savaşı'yla da Osmanlı İmparatorluğu'na katılan İskenderun'a, I. Dünya Savaşında Ingiltere ve sonrasında Fransa egemen olmuştur. 1938 senesine kadar Fransız himayesinde Suriye'nin tek sancağı olarak kalmıştır. 5 Temmuz 1939'da Türk Ordusu'nun İskenderun'a girmesiyle, kurtuluş hareketinin esasları atılmıştır.
İskenderun, Türkiye'ye katıldığı zamandan 1974 senesine kadar olan dönemde epey ufak tek kasabaydı. 1974 seneninde üretime geride bıraktığımız Türkiye'nin üçüncü Demir-Çelik Fabrikası, şehir hayatına devasa canlılık getirmiştir. Ayrı olarak, süperfosfat fabrikası, bitkisel yağ, yem, un, konserve, salça, çırçır, dokuma, çeltik, oto ve makine yedek parçaları vb. sanayi dalları vardır. Boru hattı ile Batman'dan gelen petrol, İskenderun Limanı'ndan deniz yolu ile Mersin'e gönderilir. Limanda Demir-Çelik ve Süperfosfat fabrikalarının iskeleleriyle NATO'ya bağlı tek iskele ve trenyolu istasyonu bulunur. Türkiye'nin dördüncü devasa limanı olan İskenderun Limanı'nın senelik yük kapasitesi 8.7 milyon tondur.[10]
İlçe etrafında tabii plajlar ve yaylalarla muhtelif mesire yerleri vardır. Kaza merkezi, tasarılı tek biçimde modern kentçilik anlayışına makul olarak gelişmektedir. Kazanın ana caddeleri denize dik iner. Deniz kıyısındaki alan, Atatürk heykeli ve etrafıyla kenara paralel uzanan Atatürk Bulvarı, eğlenmek ve spor tesisleriyle yine düzenlenerek 1985'te hizmete açılmıştır.[11]
Bugün, İskenderun Türkiye'nin önde gelen en devasa ilçelerinden[12] biri olup, bilhassa endüstri, deniz ticareti ve turizm bölümünde süratle ilerleyen tek şehirdir.[13]
Köken bilimi
İsos Savaşı'nın sonrasında Alexander ve Hephaistion'un, Darius'un ailesini, onların çadırında, ziyaret ederken... Bu yapıt Gerard Edelinck doğrulusunda oyulmuş, Charles le Brun doğrulusunda da 1661 seneninde devresinin Fransa kralı XIV. Louis için çizilmiştir.[14]
MÖ 1500'lü senelerde Fenikeliler, Myriandrus kentini bu alanda kurmuşlardır. Myriandrus ismi, Mura-Wanda; "Muralı, Mura'ya" (Yüce Ana'ya) tapan halk demektir. Herodot'un tek yazısında "...güneyden alırsak aynısı kenar çemberi, Fenike'de Myriandrus Körfezi'nden Tripion Burnu'na kadar. Bu deniz kıyısı süresince otuz insan soyu oturur..." geçmektedir. Bu bölgeyle alakalı Ksenophon, (MÖ 401-400) Anabasis'te, "...Kyros oradan Suriye içerisinde beş fersenk kadar ilerleyip Fenikeliler'in oturduğu kenar kenti Myriandrus'a vardı. Burası çoğu ticaret gemisinin demir atıp beklediği tek ticaret limanıydı..." demektedir. Strabon ise "...Küçük tek kasaba olan İsos'a ve Pinaros Irmağı'na gelinir. Devasa İskender ile Darius arasındaki maç burada olmuştur. Ve koy İsos Körfezi olarak adlandırılır. Bu körfezde Rhosos, Nicholopolis, Myriandrus, Nepsuestia ve Pylai gibi Kilikya ile Suriye arasında hudut bulunduğu söylenen şehirler bulunur..." demektedir.[15]
MÖ 333 seneninde Devasa İskender ile III. Darius ile uygulanan savaşın sonrasında mevki Makedon hakimiyetine girmiştir. Bu tarihten ardından Myriandrus ismi değiştirilerek, kente Alexandreia ismi verilmiştir. Alexandreia, Hellen diline göre Alexandros (İskender) Yurdu mananına gelmektedir. Devasa İskender'in Mısır'da kurduğu kente de bu ad verilmiştir. İkisini birbirinden ayırmak için, Kilikya bölgesindeki bu kente Alexandreia Minor (Küçük İskenderiye), Haçlılar döneminde de Alexandretta denilmiştir.[16]
Coğrafya
İskenderun
İskenderun'un Türkiye'deki konumu
Şehrin batı kısmını Akdeniz çevreler, doğusu ise Nur Dağları'na dayamış tek haldedir. İskenderun Körfezi'nin güneybatıdan gelip kuzeye devam ettiği ovada yerleşmiştir. Nur Dağları'nın eteklerinde, genişliği 5 km2’yi bulan alan üstünde heyetmiş olan İskenderun'un yüzölçümü 247 km2'dir.[17] 37 derece kuzey enlemi ile 36-37 derece doğu meridyenleri üstünde yer almaktadır.
Kara, deniz ve hava ulaşımına elverişli tek kenttir. Yörenin kuraklığı kentin bu kıvrımlara paralel olarak serilişi, ayrı tek kaliteyi kazandırır. Kaza topraklarının kuzeyinde Payas, doğusunda Amanos dağları, güneydoğusunda Belen, güneyinde Arsuz ve batısında Akdeniz bulunur.[18]. İskenderun Körfezi ise Akdeniz'in Hatay ve Adana illeri arasına sokulmuş olan en doğu noktasıdır. Kara ve deniz ulaşımında hizmetlerin epey ilerlemiş bulunduğu alanda ticaret devasa dikkate sahiptir. Ismini aldığı İskenderun kazasında tespit edilen liman, Türkiye'nin Akdeniz kıyısında tespit edilen en devasa ikinci limanıdır[19]. Geçmişte Orta Doğu'da yaşanmış olan bunalımlardan kaynaklı Beyrut'un külüstür ehemmiyetini yitirmesi körfez ve etrafına kıymet kazandırmıştır. İskenderun Körfezi, Hatay'ın batısını Güvercinkaya'dan başlamış Yeşilkent'e dek kuşatır. Körfez ilde tahminen 152 km'lik tek kenar oluşturur. Akdeniz'in bu kesimlerinde tuzluluk seviyesi, binde 38-39, ortalama hararet ise 22,2 °C'dir. Yöredeki tabii plajlar, ülke turizmi yönünden oldukça önemlidir.[20]
Nüfus
Yıl Toplam Şehir Kır
1965[21] 118.793 69.382 49.411
1970[22] 134.705 79.297 55.408
1975[23] 173.816 107.437 66.379
1980[24] 209.815 124.824 84.991
1985[25] 261.644 152.096 109.548
1990[26] 259.475 154.807 104.668
2000[27] 287.384 159.149 128.235
2007[28] 306.594 177.294 129.300
2008[29] 304.891 176.374 128.517
2009[30] 318.540 190.279 128.261
2010[31] 331.697 201.183 130.514
2011[32] 317.751 184.593 133.158
2012[33] 318.780 184.833 133.947
2013[34] 245.083 245.083 -
2014[35] 244.970 244.970 Veri yok
2015[36] 246.207 246.207 Veri yok
2016[37] 246.639 246.639 Veri yok
İskenderun, limanı ve mevcut sanayisi ile Türkiye genelinde devasa ehemmiyet taşır. İskenderun'un nüfusu 1950-1980 seneleri arasında %274 oranında artmıştır. Böylelikle ilde en çok nüfusu barındıran İskenderun bu arada nüfusu en süratli büyüyen kaza de olmuştur. Nüfus yoğunluğu ve endüstrisi yönünden Hatay’ın ve bilhassa Türkiye’nin en devasa ilçelerinden[12] biridir. Türkiye İstatistik Kurumu'nun aktüel adrese dayalı nüfus kayıt sistemi bilgilerine göre kentteki toplam nüfus tahminen 244.970[38][1] olarak belirleme edilmiştir. Uygulanan nihai nüfus sayımına göre ilçede 121.136 bayan ve 123.834 erkek yaşamaktadır. Nüfus miktarı alınan göçlerle süratle artmaktadır. 1974 seneninde Demir ve Çelik Fabrikası'nın üretime geçmesiyle İskenderun, kesif göç almıştır. Bu göçlerin esas nedeni, endüstri bünyesindeki iş imkânlarıdır.[39]
İklim
İskenderun'da Akdeniz abuhavası görülür. Yaz ısısı güneş ışınlarının buton açısına; kuraklık ise alçalıcı hava hareketlerine bağlıdır. En sıcak ay ortalaması 32-34 °C, en soğuk ay ortalaması 10-12 °C dir. Senelik hararet ortalaması 18 °C dir. Kar yağışı ve don vakası defa nadir görülür. Senede ortalama kar yağan gün adedi 0,1, dolulu gün adedi ise 1,8'dir. Açık gün adedi 88,3, bulutlu gün adedi 225,8'dir. Senede 51,2 gün ise kapalı geçmektedir[40]. En çok yağış kışın, minimum yağış yazın düşer. Kışın görülen yağışlar cephesel kökenlidir. Cephesel yağışlar en çok bu ikimde görülür. Senelik yağış miktarı rakıma göre değişir. Ortalama 600-1000 mm arasındadır. Yağış rejimi düzensizdir.[41]
Bitki örtüsü
İskenderun'un tabii nebat örtüsünü makiler ve ormanlar oluşturur. Maki çeşitleri, 4-5 metre boyunda, sert ve tüylü yapraklı bitkilerdir. Şunlar, 800 metre rakım kuşağına dek yayılır. Mersin, defne, kekik ve lavanta yörede en fazla rastlanan maki türleridir.
Nur Dağları'nın denize bakan yamaçlarında, makilik alanlardan ardından, 800 metreden 1200 metreye dek, ardıç gibi ibreli ağaçlarla, meşe, kayın, kızılcık, kavak, çınar ve tespih gibi yapraklı ağaçlardan meydana gelen ormanlar bulunur. 1200 metrenin üstünde, ibreli ağaçlardan kızılçam, karaçam, sedir ve yer yer ardıçlardan meydana gelen geniş orman alanları vardır.[42]
Jeolojik yapı
İskenderun topraklarının ana çatısını Nur Dağları oluşturur. Bu dağ sırası ile körfez arasında İskenderun düzlüğü uzanır. Bu arazinin jeolojik yapısını peridotit, serpantin, gabro gibi yeşil kütleler oluşturur.[43]
Dağlar
Bölgedeki tek ve en ehemmiyetli dağ sırası, Torosların güney kolunu meydana getiren Nur Dağları'dır.[43] Bu dağlar Gavur veyahut Nur Dağları şeklinde de bilinir. Toros Dağları düzeneğinin en güneyindeki kısmını meydana getiren dağlardır.
Kuzeyden güneye doğru uzanarak Asi Nehri'nin Akdeniz'e döküldüğü Samandağ deltasında sona erer. Bittiği noktanın karşısında kıyıda ve Suriye sınırındaki Keldağ vardır. Sıradağların devasa tek bölümü Hatay'da olup Amik Ovası ile Akdeniz'i birbirinden ayırır. Sıradağların en yüksek noktası Hatay'ın Hassa ilçesindeki Mığır Tepesi'dir. Bu noktada yükseklik 2262 m'dir.
Yer altı zenginlikleri
İskenderun'da bulunan 53 bin ton toplam rezervli krom yataklarında imalat yapılmaktadır. Demir boksitin toplam rezervinin 264 bin tonluk kısmı İskenderun'da toplanmıştır.
Hatay'da bulunan madenlerden bir tanesi de demirdir. 1 milyon 604 bin 400 ton toplam rezervli demir yatakları, Dörtyol, İskenderun, Kırıkhan ve Yayladağı ilçelerindedir. Demirin İskenderun'daki toplam rezervi 254 bin 400 tondur.
İlin asbest varlığının tümü Arsuz ilçesindedir. Asbestin toplam rezervi 3 milyon 523 bin 300 tondur.
Hatay'daki mermer damarlarının rezervi bilinmemektedir. İskenderun'daki mermerler kara renkli, ince beyaz kalsit damarlıdır.
İlin başka madenleri arasında, İskenderun'daki 50 milyon ton toplam, 100 milyon ton jeolojik rezervli çimento hammaddesidir.[43]
Atatürk Bulvarı ve Şehit Pamir Caddesi'nin panoramik görünümü. Solda: Cumhuriyet Meydanı, ortada: Merkez Bankası, sağda: Önceden Adalet Sarayı olarak sarfedilen tarihi bina
Tarih
Kent; sırayla Selevkosların, Romalıların, Bizanslıların, Arapların ve Osmanlıların egemenliğine girmiştir.
İskenderun Kronolojisi
Tarih evveli devirler
Şehrin kuruluşu tarih evveli devirlere dayanmaktadır. Karaağaç yöresinde Telliköy ismini taşıyan höyükte Arkeolog Mc. Evan'ın buluş kimi çanak çömlek parçaları buranın antik çağ evveli yerleşime açıldığını göstermektedir. MÖ 2000'li senelerde burada Hititler'e bağlı Kadu Beyliği'nin kurulduğu bilinmektedir (Kadu, Hititçe körfez mananına gelmektedir.). MÖ 1200'lü senelerden evvel Fenikeliler burada "Myriandrus" isimiyle tek sömürge kurdular. Burası MÖ 1200'den ardından merkezi Reyhanlı olan Hattini krallığına bağlandı. MÖ 7. asırda Hurriler'in eline geride bıraktığımız İskenderun ve etrafı MÖ 6. asırda Perslerin eline geçmiştir.[13]
Büyük İskender dönemi
Makedonya Kralı Devasa İskender ile Pers İmparatoru III. Darius arasında uygulanan İsos Savaşı
İskenderun realite anlamıyla; Perslerin alanda hakimiyetini yitirmesiyle, MÖ 333 seneninde, Asya seferine çıkmış olan Makedonya Kralı Devasa İskender’in, Pers İmparatoru III. Darius’u İsos Vadisi'nde yenilgiye uğratmasıyla kurulmuştur. Bu şehiri İskender'in isiminin verildiği başka kentlerden ayırmak için buraya, "Küçük İskenderiye" mananına gelen Alexandretta denilmiştir.[13]
Roma İmparatorluğu ve sonrası
Roma hakimiyeti başladıktan ardından, İranlıların istilasına uğrayan kalesi tahrip edilip, yine inşa edilen kentin ismi Peutinger tabularında bu alanda cüzzam hastalığı yayılmış bulunduğu söylentileriyle Alexandreia Scabiasa olarak gösterilmektedir. Yeniden revizyon emeliyle 4. yüzyıldan ardından "Küçük İskenderiye" de denilmiştir. Kalesi büyük ihtimalle Abbasi halifesi doğrulusunda yine inşa ettirildi. İslam kaynaklarında ismi İskenderiye-İskenderuna olarak geride bıraktığımız kent Doğu Roma-İslam rekabeti esnasında defaatle el değiştirmiş Devasa Selçuklu Devletine ardından Eyyubiler'e geçmiş, Birinci Haçlı seferi esnasında Tancrede doğrulusunda zapt edilmiştir (1097). Antakya Dukalığı'nın Mısır Memlük Devleti doğrulusunda ortadan kaldırılması üstüne 14. ve 15. asırda bu mevki Memlükler'in Halep Valiliği ve bazı durumlarda de Dulkadiroğulları Beyliği'nin nüfus sahasında kalmıştır.[13]
Osmanlı dönemi
Osmanli-nisani.svg
Osmanlı yönetiminde henüz sakin tek yaşam devam ettiren İskenderun ve etrafı 1607 seneninde Sadrazam Kuyucu Murat Paşa ile Celali Canbolatoğlu arasında Oruç ovasında oluşan muhabere bundan dolayı dinamik olaylara tanık olmuştur. 17. asrın ilk haftalarında ise Halep valisi Nasuh Paşa, günümüz varyant yolu güzün deresi kanalının kesiştiği noktada hâlâ kimi duvar kalıntılarının gördüğünüz kalenin inşaatını başlatmıştır. Bu arada, İskenderun, Osmanlı İmparatorluğu saatinde ticari ve stratejik özelliğini gittikçe arttıran tek yoğunlukla sürdürdü. Bilhassa Doğu Akdeniz ticaretinde ehemmiyetli tek liman vazifesi gören kent, Orta Doğu ile olan dışalım ve ihracatta konumunu almıştır.
Osmanlı döneminde İskenderun'un tek caddesi..., "Alexandrette Rue du Phare Hauptstrasse" isimli Fransız kartpostalı (Türkçe: İskenderun, Fener Caddesi, Ana Cadde), Editör B.C., Osmanlı Bankası Arşivi (OBA) Koleksiyonu[44]
1 Kasım 1913'te açılan Bağdat Demiryolu'nun İskenderun-Osmaniye hattında üstü açık yük vagonu çeken iki lokomotif.
Bu liman bilhassa 19. yüzyıldan ardından kimi Avrupalı devletlerin alaka odağı durumuna gelmiş, Orta Doğu'da yerleşme planlarında ehemmiyetli tek yer tutarak rekabet öğeyi durumuna gelmiştir. 1832 seneninde Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın erkek çocuğu İbrahim Paşa'nın kumandasındaki Mısır silahlı gücü, Ağa Hüseyin Paşa komutasındaki Osmanlı silahlı gücünü Belen geçidinde ağır tek yenilgiye uğratınca İskenderun kısa bir müddet için Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın idarenine girmiştir. 1839'da Tanzimat eşliğinde uygulanan idari düzenlemeyle İskenderun, Payas ve Belen eşliğinde Osmanlı Devleti'nin Adana Eyaleti'ne bağlanmıştır. 1872 zelzelesi İskenderun'da defa zarara sebep olmuştur.
Yorumlar